Deprem Oldu. 137 Kişi Hayatını Kaybetti. Binalar Ruhsatsız Çıktı
Deprem Oldu. 137 Kişi Hayatını Kaybetti. Binalar Ruhsatsız Çıktı. 6 Şubat'ta meydana gelen ve tarihin en büyük felaketlerinden biri olarak kabul edilen Kahramanmaraş merkezli depremler, beraberinde derin üzüntü ve yıkım getirdi....
Deprem Oldu. 137 Kişi Hayatını Kaybetti. Binalar Ruhsatsız Çıktı. 6 Şubat’ta meydana gelen ve tarihin en büyük felaketlerinden biri olarak kabul edilen Kahramanmaraş merkezli depremler, beraberinde derin üzüntü ve yıkım getirdi. Deprem Oldu. 137 Kişi Hayatını Kaybetti. Binalar Ruhsatsız Çıktı Depremlerin etkisiyle meydana gelen iki bina, toplamda 137 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine neden oldu. Bu korkunç olayın ardından gerçekleştirilen incelemeler sonucunda, binaların durumu ve yapıları hakkında bilirkişi raporları hazırlandı. Bu raporlar, yaşanan felaketin ardındaki nedenleri aydınlatmak ve gelecekte benzer trajedileri önlemek adına son derece önemli bilgiler sunuyor.
Kaçak ve Ruhsatsız Bina 137 kişinin ölümüne neden oldu
Bilirkişi raporlarına göre, felakete sebep olan binalardan biri, kaçak ve ruhsatsız bir şekilde inşa edilmişti. Bu durum, binanın sağlam bir zemine oturtulmadan inşa edildiğini ve gerekli denetimlerden geçmediğini gösteriyor. İnşaatın yetersiz mühendislik hesaplamalarıyla ilerlediği belirtilirken, bu durumun deprem anında binanın çökmesine yol açtığı tespit edildi. Bu trajedinin yaşanmaması için yapı denetimlerinin ve ruhsat süreçlerinin sıkı bir şekilde uygulanması gerektiği açıkça görülüyor.
Projesiz ve Ruhsatsız
İkinci binanın durumu ise daha da korkunç bir tabloyu ortaya koyuyor. Bilirkişi raporlarına göre, bu bina için herhangi bir proje dahi bulunmuyordu. Yani, inşa edilirken hangi mühendislik hesaplamalarına dayanacağı belirsizdi. Bu da, binanın dayanıklılığını ve depreme karşı direncini ciddi şekilde etkiledi. İnşaatın plansız ve programsız bir şekilde ilerlemesi, sonuç olarak yüzlerce insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. Bu acımasız gerçek, inşaat sektöründe proje ve denetim süreçlerinin vazgeçilmez bir öneme sahip olduğunu bir kez daha gösteriyor.